M.Ö. 526’da HATAY’da meydana gelen büyük depremde ailesini kaybeden Simon tarafından 6. yüzyılda 530’larda yaptırılan manastır, Kahramanmaraş depremlerinden sağ kurtulmuş. Hatay’ın inanç turizminde değerli bir yere sahip olan manastır zarar görmezken güvenlik nedeniyle ziyarete kapatıldı.
Depremler bölgedeki birçok tarihi yapıda yıkım ve ağır hasarlara yol açarken, yüzyıllardır olduğu gibi bu büyük sarsıntılardan sağ kurtulanlar da oldu. Bu tarihi miraslardan biri de Hatay’daki St. Simon Manastırı idi.
MS 526 yılında Hatay’da meydana gelen büyük depremde ailesini kaybeden Simon tarafından MS 6.yy. son depremlerden etkilenmez. Defne ve Samandağ ilçeleri sınırında yer alan manastır havadan da görüntülendi.
Hatay’ın inanç turizminde değerli bir yere sahip olan manastır efsanesi, eşsiz görünümü ve doğa ile iç içe mimarisiyle öne çıkıyor. Manastır, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken tarihi yapıların ortasında bulunuyor.
Deprem nedeniyle kapatılan manastırın içinde kilise, vaftizhane, sarnıç ve diğer mimari kalıntılar görülebiliyor. St. Simon Manastırı rüzgar gülleri, ören yerleri ve doğa ile bütünleşen mimarisi ile etkileyici görüntüsünü koruyor.
HIRİSTİYANLIĞIN TEMEL POLİTİKA MERKEZLERİNDEN BİRİ
Tarihi kayıtlara göre Simon, büyük depremde ailesini kaybettikten sonra inzivaya çekilmek için 480 rakımlı dağın zirvesine manastırı kurar. Kayaya oyulmuş 10 metre yüksekliğindeki taş sütunun tepesinde 40 yıl yaşayan Simon, şifacı ve dinsel ifadeleri nedeniyle aziz kabul ediliyor. Simon’ın ünü yayıldığında, Anadolu’dan ve farklı ülkelerden insanlar manastırı ziyarete geldi. Bir süre sonra ‘Terk Edilmiş Dünya Tarikatı’ olan Stilites kurulur. Aziz Simon, tarikatın kurucusu olarak kabul edilir. Manastır, Hristiyanlığın ilk hac merkezlerinden biri olarak biliniyor.
